Merhaba ziyaretçi, bunu okuduysanız kayıtlı olmadığınız anlamına gelir. Birkaç basit adımda kayıt olmak için Buraya Tıklayınız Forumumuzun tüm özelliklerinden yararlanacaksınız.
Bu forum çerezleri kullanıyor
Bu forum, kayıt yaptıysanız giriş bilgilerinizi saklamak için çerezlerden ve son ziyaretiniz değilse son kullanma ziyaretinizden yararlanır. Tanımlama bilgileri, bilgisayarınızda saklanan küçük metin belgeleridir; Bu forum tarafından belirlenen çerezler sadece bu sitede kullanılabilir ve güvenlik riski taşımaz. Bu forumdaki çerezler, okuduğunuz belirli konuları ve en son okuduğunuz zamanları da izler. Lütfen ayarlanmış bu çerezleri kabul edip etmediğinizi onaylayın.

Bu soruyu tekrar sormanızın engellenmesi için seçiminize bakılmaksızın tarayıcınızda bir çerez saklanacaktır. Çerez ayarlarınızı altbilgideki bağlantıyı kullanarak istediğiniz zaman değiştirebilirsiniz.

Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Nasreddin Hoca Korsanlara Karşı
#1
NASREDDİN HOCA KORSANLARA KARŞI
Nasreddin Hoca, Mısır'daki dayısından haber almış. Dayısı, acele gelmesini istemiş. Hoca, Akşehir'den İzmir'e eşeğiyle altı ayda gitmiş. Bir gemiye binip Mısır'a doğru yola çıkmış. Yolda gemiye Rodos korsanları saldırmış. Hoca, yüzükoyun yere yatmış. Sayısı çok fazla olan korsanlar,  gemiyi ele geçirmiş. Gemidekileri esir alıp götürmüş. Sadece Hoca kurtulmuş.
Korsanlar gidince Hoca ayağa kalkmış. Sizi melunlar, ayağım takılıp düşmeseydim bilirdim yapacağımı, diye söylenmiş. Dümene geçmiş, rüzgarı arkasına almış ve sonunda Mısır'a varmış. Dayısının Kahire'deki sarayına gitmiş. Görevliler, Hoca'ya, geç kaldığını, dayısının intihar ettiğini söylemişler. Hoca, neden, diye sorunca, Nasreddin'in çocukluğunu bilirim. Eli ve çenesi çabuktur. Hızlıdır. İki ayda Akşehir'den Kahire'ye gelir, demişti. İki ay dolunca bahçedeki en yüksek ağaca çıkıp aşağı atladı. Son sözü, Nasreddin gelmedi, oldu.
Nasreddin Hoca: " Ah dayım, eşek sırtında altı ayda İzmir'e geldim. Kanatlarım olsa, imkansız iki ayda gelemezdim. "
Görevlilerden genç olanı: " Sen o göbekle zor uçardın, hocam, "  deyince diğer görevliler gencin ağzını kapatıp oradan uzaklaştırmış.

Daha sonra Hoca dayısından miras kalan saraya çıkmış. Büyük salonda görevliler Hoca'ya ziyafet çekmiş. Çalgılar çalmış, çengiler oynamış. Yemişler, içmişler. Görevliler de, çengilerle birlikte oynamaya başlayınca Hoca ayağa kalkmış ve çalgıları, çengileri dordurmuş. Görevliler de durmuş.
Nasreddin Hoca: " Oldu mu birader, dayıma saygınız yok mu? Zaten yorgunum, bir de sizinle uğraşmayayım. " demiş.
Görevlilerden biri, Hoca'nın yanına gelip: "  Hocam, dayının kırkı çıktı. Ben gittikten kırk gün sonra ne isterseniz yapın demişti. "
Genç görevli söze karışmış: " Hoca, bunlar dayın intihar ettiğinin ertesi günü de böyle çalıp oynamışlardı. " deyince diğer görevliler gencin ağzını kapatıp oradan uzaklaştırmış.
Nasreddin Hoca: " Neden ama neden? " diye bağırarak dizlerine vurmuş.
Görevlinin biri: " Gerçek şu ki, dayınız bizi her gün falakaya yatırırdı. Sonradan ayaklarımızın altı şişmesin diye sırtımıza binip yürütürdü. Çektiğimiz acıyı varın tahmin edin. Siz olsanız kurtuldunuz diye sevinmez misiniz? "
Nasreddin Hoca: " Hayret, sizi neden dövüyordu? "
Aynı görevli: " Bizi dövmeyi seviyordu. Dayak yedikçe mutlu olacağımızı düşünüyordu. Ayaklarına kapanıp yalvardık. Merhamet dilendik. Doğrusu budur deyip, sopayı daha bir hırsla kaldırır oldu. "
Diğer görevliler, aynen böyle oldu deyince Nasreddin Hoca, kırkı çıktığına göre, çalgılar çalsın, herkes oynasın, deyip bahçeye çıkmış.

Nasreddin Hoca bir ay Mısır'da kalmış. Sarayı, bağları, bahçeleri satmış. Nil Nehri dayısınınmış. Onu da satmış. Yüz gemilik ve beş bin askerlik bir donanma kurmuş. Bu donanmayla korsanların üstüne yürümüş.
Korsanlar: " Aman, Nasreddin Hoca geliyor deyip gemilerine binip kaçmış. Nasreddin Hoca Rodos Adası'nda ne kadar esir varsa hepsini kurtarmış. Onları donanmaya bindirip İzmir'e getirmiş. Esirler, sağ ol hoca deyip evlerine, köylerine gitmiş. Nasreddin Hoca askerlerine, isteyen burada kalsın, istemeyen Mısır'a dönsün, gemiler sizin, istek sizin, demiş.  Nasreddin Hoca bir handa bıraktığı eşeğine binip Akşehir'e dönmüş. Masalımız da burada bitmiş.

SON

Yazan: Serdar Yıldırım
Ara
Mesaj Değerlendirme
Cevapla




Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi


5651 sayılı yasaya göre forumumuzdaki mesajlardan doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir. Şikayet Mailimiz.
"Forum-TR.CoM'un" "Frmtr ve Forumtr" ile herhangi bir ilişiği yoktur. Lütfen Belirtilen Alan Adlarıyla İlgili Talepleriniz Kendi Web Sayfaları Üzerinden İletmelisiniz.




Toplist 25 | Webservis | Toplist Sitesi | Toplist Site ekle